30 Ağustos 2008 Cumartesi

Yoda's words of wisdom

Uyandım, gözlerimi açtım. "ıyyk yapış yapış.." istanbulun iğrenç, aşırı nemlenmiş sıcağı yeni uyanınca hissetmek isteyeceğiniz bir şey değildir.


Bugün günlerden ne? "salı." saat kaç? "11.20" bugün ne yapacağım? "sinema". ve orda dank eder, bugün bir Starwars yapımını daha gerçek bir sinema salonunda izleme keyfini yaşayacaktım; ki bu hep olan bir şey değildir. "daha zaman var yahu az bi gitarımı tıngırdatsam 2 dk. ?" "oluur."


saat 11.50. gitarımı elimden yeni bırakmışım, daha kahvaltı yapıp giyincem ve 10 dk içinde capitol'de olucam. "imkansız". "Ve Jude hayatının en hızlı evden çıkışlarından birini daha yapar ve yayan yolun tamamını koşar. 2. yaptığı aslında nadir yaptığı bir şey değil?"


saat 14.30. girmeye çalıştığımız seansı bikaç dk ile kaçırdık, bunun üzerine haklı çıkmanın gururuile 2 saat amaçsız olarak dolaştık durduk(Çiiiskeyk!). Aralarda günümüze heycan katan fermiyumu kovalama sahneleri bu sene yabanacı film dalında en iyi kovalama sahnesi olarak oscara aday olucak, gördüğünüzde şaşırmayın.

"buyrun, mavi koridor beşinci salon." adrenaliiin... 5. salon ne kadar uzak olabilir ki? " sondan ikinci sıranın ortası." in ile cinin top oynadığı 5. salona girdik, ehahaha dedik, başlarız arka sıraya dedik ve en öndeki uber konforlu koltuklara yayılıp ayaklarımızı uzattık (mastır yoda, sana saygısızlık etmek istemezdik...).

"DIIIIIIIT DIIIIIIIIT. DIDIDIDIIIIIIT DIIT DIDIDIDIIIIIT DIIIIT DIDIDIDIIIIIIIT." bu yazının öncesini okumuş olan kimse "dıt" larla ifade ettiğim melodiyi çok net anlayacaktır, bakın anladınız bile !. "ve işte başlıyor..." parmak uçlarına yayılan tatlı ve ürpertici bir sıcaklık.

Heycanlıyım. Çok. Birdaha asla Lucas'ın elinden çıkmış "izlemediğim" bir Starwars yapımı
izlemeyemeyeceğim. "Tirrr... Tirrr.."


Evet sayın okurlar; film güzeldi. klon askerlerinin yaptıkları birebir aksiyonlardan tutunda, savaş droidlerinin çevirdikleri geyiklere kadar gerçekten çok güzeldi. Çizimlerde kullanılan tarz bir SW için tam olarak olması gerektiği gibiydi. Müziklerine değinmek bile istemiyorum, bir starwars'tan beklediğinizi fazlasıyla karşılıyor. Kısacası: yavru Hutt'ın şirinliği(agucugucugu), Yüzbaşı Lex'in Kabzasıyla droid dövüşü ve droidlere eklene espiri yapma çipiyle Clonewars kendini bana sevdirdi. Bir starwars severseniz zaten kaçıracağınızı hiç zannetmediğim ama SW ile çok ilgili olmasanızda kaçırmanızı hiç tavsiye etmediğim bir film koymuşlar ortaya.

Şimdik gelelim madalyonun diğer yüzüne. Bir çocuk filminin kurgusunda masumluk vardır, iyinin kazanması vardır, herşeyin filmin sonunda sonsuza dek güzel olacağını düşündüreceği şekilde doğruya bağlanması vardır. Clonewars böyle bir yapım olmuş. çizimlere güzel dedik, ama yüzlerin yapılışını o kadarda beğenmedim. Cont dooku'yu tanımam hatrı sayılır bir zaman aldı, Yodanın hiçbir sahnesinde kafasını okşamak, eve alıp beslemek istemedim.

Özetlersek; 5. ve 2. filmleri (ep.) kesinlikle döver, ama diğer filmlerle kıyaslanması pek mümkün değil. SW denilince Clonewars'tan hiçbir sahnenin kafamızda canlanmayacak olması kuvvetle muhtemel...




May the force be with you, sayın okur.

3 yorum:

angie dedi ki...

droidler ah droidler!! :D

droid 1: hey you shoot 282413203821
droid 2: 28241.. what?
droid 1: (alır droid 2'nin kafasını) just shoot right there!

rajırajır.

Fermium dedi ki...

kovalamak mı :U (anladın sen)

Adsız dedi ki...

Yazar cok tesekkurler...

Selamlar Kubra