12 Ağustos 2009 Çarşamba

Dikkat Öğretici Yazı: Work&Travel in USA

Başlarken: bana ait olmayan yazıları açıkmaviyle yazıcam kimse rahatsız olmaz heralde?

Öncelikle nedir bu hede?

Work & Travel üniversite öğrencilerine ABD'de yaz tatili süresince en az 1 en fazla 4 ay boyunca çalışma imkanı sağlayan bir programdır. (Bunu bi internet sitesinden aldım dikkat edin travel kısmından hiç bahsedilmiyo.) Yaz tatili boyunca 4 aylık sürede Amerika'da çalışarak masraflarınızı karşılayabileceğiniz bu programa Türkiye'den ve dünyanın birçok ülkesinden yılda 50.000 öğrenci katılmaktadır. (Yani çok çok ve çok yani işsiz kalma oranı çok yüksek!)Program Haziran başında başlayıp Ekim ayında sona erer. Programa katılan öğrenciler J -1 vizesi ile ABD'de bulunur. (ayrıntılı bilgi falanfilan: http://www.mezun.com/Icerik/Bilgi_Bankasi/vizeler/1_7_1.cfm )

Yaz mevsiminin başlaması ile hareketlenen turizm sektöründe ortaya çıkan iş açıklarını kapatmak için uluslararası öğrencilerin katıldığı Work & Travel programı tam anlamıyla yaz işlerini kapsar. (Yani eşek, köpek, ayı gibi nitelendirilebileceğiniz pek çok hayvan adı gibi çalıştırılmak..)

gelin şunları daha fermiumsal ve biraz da röpörtajlı anlatıyım geri kalar kısmı

http://www.mezun.com/education/content/workandtravel/wt1.cfm    

dan bulabilirsiniz çok ilgiliyseniz...

Tanımın şu yukarıdaki olduğunu düşünenler için acı bir gerçek; olayı bilmiyosanız bunun "work like a dog" haline dönüşmesi. Eğer tanıdık birileri size orada iş ayarlamıyosa (ki zaten bu işlerde çocuk bakıcılığı, öğretmenlik, ticaret ve bilimum iyi para kazanabilicek şey yok) olay gerçekten insanların başına dert olabiliyo. çalışma saatleri 12-16 saat arası büyük bi gruba dahil olan zavallılara dahil olunabiliyo, ki bu insanlar için ufak bi beyin cimlastiğiyle günde 24 saatten en az 12 sinin işe gittiği kalan zamanlarda da uyumak, yemek yemek, çiş yapmak falan la geçirirse ki kaçınılmaz son budur arkadaşlar kimse denzel washington yada ben affleck değil, bu insancıklar küçük makineciklere dönüştürülüyor..

Güllük gülistanlık işlerden bahseden de yok. öyle bi dünya yok work&travel da. genellikle garson, ahçı, temizlik görevlisi olarak welcome center'lara 15 li gruplar halinde yollanıyolar. düşünün ki bütün hevesinizle yazın kars il sınırına hoşgeldiniz yazan tabelanın yanında dürüm standında durmak gibi bir şey.

İstanbul - Elif

Mutfakta 8 kişi var, şuradaki McDonalds da 3 kişi, 5 kişi temizlik yapıyo,şurda orda ve burda da 1 er kişi var (kendini gösterip gülüyo) Bitse de gitsek diye dua ediyoruz topluca. Çalışma saatleri 12 saat falan. Pestilimiz çıkıyo. Verdikleri para da anca yeticek bi kaç parça şey almaya. Daha fazla para yapmak isteyenler Alaska'ya gidiyodu, ben yapamam heralde çok ağırmış öyle duydum.

Rusya'da bi yer - Viktor

What's the past form of run?.... How will I write it?... I come here with work&travel. So bad. I miss Russia.

Adana - Cihat

Biz 3 arkadaş Alaska'ya gittiydik. Günde 16 saat çalışıyoduk.. Zaten yaz da olsa çok soğuk, afedersin kıçımız dondu. (güldü falan) Hem zaten güneş de batmıyo oralarda, uyuyamıyosun. Soğuk beynini donduruyo, zaten 16 saat balık ayıklamışım, gözlerim açık tavana bakıyorum. Ben 15 gün dayanabildim sonra geldim burda biraz garsonluk yaptım, çok daha iyi.. Biriken para da fena değil, bi kaç ray-ban, laptop, ipod siparişi var alıp Türkiye'ye dönücem. ordan ucuza burdan pahalıya satıcam.

Adana - Ömer (konuşamadım kendisiyle, zaten kimseyle konuşmuyodu. tamamen marka giymişti. Alaska'da 1 ay kalmış)

ufaknot: Alaska'daklerden biri delirmiş, 2 kişiyi mi ne bıçaklamış; bunlar ondan gelmişler..

İzmir - Başak

Bu benim 4. sefer oluyo (güldü) Neyse ki şansım yaver gidiyo herseerinde. Her sene Waffle House da 1 ay çalışıyorum. 2 gün iznim var, günde 8 saat. San Fransisco'da arkadaşım vardı. Onunla gezdik oralarda, bütün param bitti tabi ondan buraya geldim. Zuhal teyzelerde kalıp para biriktirdim her zamanki gibi. Sonra New York'taki arkadaşımın yanında kalıcam 3-5 gün zaten paranın kalanı da orada biter bende Türkiye'ye dönerim.

Amerika'da büyük şehirde yeteri kadar işsiz olduğundan gidenlerden torpilli olan olmayan çok azı büyük şehirde kalabiliyo. E daha ücra yerlerde de ulaşım sadece özel araçlarla sağlanıyo.. (sadece yazın pendik-maltepe maltepe-göztepe göztepe-kadıköy olan minibüs ler düşünün) yani bir masraf kapısı da araba kiralamak. toplu olarak çalışma kampına gidecekseniz araba kiralamak mantıklı. (taxi ler genelde ya illegal ya çok pahalı)

Eğer "len! gezicektim ben" diyosanız; çok güzel karadeniz turaları vaar, trekking falan, trans yayla onlara gidin daha sportifseniz kaçkarlara tırmanın, "napıyım oraları be" diyosanız egede kültürel turlara çıkın efesi, truva yı gezin; "ıyy kültür mü" diyosanız çeşmede bodrumda güneşlenin o da güzeldir, yazlık varsa gidiiin. anne baba ikna edilebilirse şile ye gidiib. bozcaada gökçeada çok güzel yerler.

Henüz hiç yurtdışına çıkmadıysanız gidin değişik kültür görmek, pratik zekanızın yüksek olduğunu görmek falan özgüveninizi arttırır, hem ingilizceniz de ilerler; ama köle gibi çalışmaya razı gidin ki en az miktarda hayal kırıklığına uğrayasınız..

kocaman bi not: bu yazı work&travel cı olmayan bir fermi nin gözlemlerinde edindiği yanlı düşüncelere sahiptir. eğer giderseniz ve fıstık gibi bi iş bulursanız, yada pasaportunuzu çaldırıp hapse girerseniz, kesinlikle ben mesul değilim..

sevgiler.. 
fermi 

(en kısa zamanda özel ve süpriz yazı ve resimlerle dönücem ama 24 üne kadar 400 küsürlük bi kitabı anlayarak okumam ve 2 tane theme bulmam onlardan da 10 tane olay bulmam lazım)

1 yorum:

angie dedi ki...

sen muhteşem misin nesin?
harikasın.
süpersin.

OSDM ruhunu canlı tutan Fermi'den olay getiricek bir yazı daha.
The Times

Olağanüstü!
The Washington Post

Böylesi görülmedi...
The Observer

(dergi adı bulmaya üşendim. bunları da atonement'ın arkasından bulmuştum zaten..)