5 Temmuz 2009 Pazar

bıkbık

6 rollercoaster 1 gün 1 fermi. (tebrikler artık yazının kalanını önyargısız okuyabilirsiniz!)
Efendim sadece sizler için gidip rollercoaster ların tadına baktım. Ehm.. biraz daha baştan alayım. Şöyle ki Afrika’yı tema edinmiş bir parka gittim. Adı: Busch Gardens. İtiraf etmeliyiz ki Disney’in parkları çok daha güzel. Öyle ki Busch Gardens onların yanında; kuyruklar, serilik, profesyonellik olarak zayıf kalıyor.Ama sonuç olarak theme park’ınızda 6 rollercoaster varsa; kuyruklarda gerzek gerzek beklense de, öndeki boş koltuklara bakılıp iç geçirilse de sonunda nihai amaca ulaşınca içinizi tatlı bir huzur kaplıyor.

Montu: Gün başladığında ilk girdiğim, bu seneki ilk göz ağrım. Diğerlerine göre süre olarak uzun. Bol bol 360’lık dönüşleri vardı ama hızı azdı. Olsun sevdim. 10/7
Sheikra: 200 feet’ten 60 mph. 480’lık twistler… üstelik bütün bunlar ve en yüksek o noktadan yere 90 derecelik açıyla bırakarak oluyo.. 10/9
Scorpion: Gereksiz uzun kuyruk. Yetersiz koltuklar. Ama uzunluğu ve hızı nefis. 10/6
Kumba: Hehe bi 60 mph daha. Üstelik zart diye bitmiyo da. 10/8
*Bu güne kadar hiç tahta rollercoaster denememiştim. Ne kadar rezil olduğunu öğrenmiş oldum. Yanlış oturanlar için potansiyel kısır kalma makinesi diyebiliriz.
Gwazi/Tiger: Gereksiz sarsaklık. Sadece hızla yaratılmış abes bi parkur. Bitse de gitsek hissi hakim. Ne diyim ki ben şimdi. Olmamış. 10/2

Gwazi/Lion: Kardeşinden biraz daha iyi olan bu şeyin de bi ayağı çukurda.. 10/3
*Şimdi kıl bulamamış rehehö geyiklerinize girmeden önce kendimi savunmalıyım ki son 5 senedir anlayarak bilinçli yaşayan ve bu süre içinde de rollercoasterlara binen biri olarak diyorum ki.. Eüü.. hiç bi şey. Dövseniz dövmeyin diyemem (a tribute to mahavishnu & jude)
Bunun dışında insanlardan bahsetmeliyim. Gün içinde 1 Pink Floyd, 1 Led Zeppelin, 6 AC/DC tişörtü gördüm. Bu AC/DC sevgisi nereden doğdu bilemiyorum ama aşağı yukarı aynı miktarda Hannah Montana, HSM cart curt tişörtü de gördüm. Hatta bi tane tişörtte “Save water, shower with me” yazıyodu. Apaçık kahkaha attım. (şöyle ki kareli gömlek bulamıyınca aklım tişörtlere gidiyo hihihi)Sonracığıma yemek yerken taklit edilebilecek pop grupları; BeeGees, Abba ve benzeri grupların şarkıları söylendi, dansları yapıldı. Güzel zenci kızlar ve resmen güzel zenci erkekler görüldü. Zencisever okurumuza hak verildi kendisine buradan Freddie Mercury’nin Time şarkısını yolluyoruz.. Sütlü kahvelerin gerçekten makbul olduğu kanısına varıldı. Tuvalete gitmeye üşenen ufaklıklar da sulu atraksiyonların çevresini alanları olarak işaretlediler.
Neyse…Basınç sarhoşu olan fermi birde buraların kulüp dansını yaptı. (şaka değil; düğün,balo heryerde bunu şeyediyolarmış) (get low, get low falan fena biraz(gözü kapalı Michael Jackson taklidi yapabilenler için değil tabi ehueheuahhaha)) ehm.. ferminin beyni iyice eridi falan. Düşün ki “fireworks” diyeceğine “flowers” dedi.9.02 de “Oeah, çok sıcaaak” diyip üstünü çıkaran biri görünce hak verip salak salak gezmeye başladı (akşam 9 civarında sokakta bikiniyle gezmek?!) sonra da yorgun düşüp uyumak isteyen beyni yüzünden havaifişekleri beklerken o kılıkta tahta rollercoasterların kapılarının önünde çimlerin üzerinde uyuyakaldı. Nedensiz, önce tatlı, sonra tavuk, sonra salata yedi.
Ve saire, ve saire…sonra 11.58 de uyudu. Sabah da hala başı döndüğü için takılıp düştü ve kahvaltı öncesi biraz tavuk yedi.

3 yorum:

angie dedi ki...

vay canına demek istiyorum.

görüyorsunuz OSDM okurları, blog'umuz gayet yenilikçi. sizin için amerikalara kadar giden bir 'dış haberler servisi'miz bile var. hatta rollercoaster incelemesi/eleştirisi bile yazıyo.

kıymetinizi bilin ona göre.

Mahavishnu dedi ki...

"Şimdi kıl bulamamış"

Yarıldım burda,ayıptır.

Fermium dedi ki...

devam edecek. (tatlı tatlı espriler komiklik şakalar)